WhatsApp Üzerinden Uygun Fiyatlı Araç Kiralama Tuzağı

İnternet üzerinden yapılan dolandırıcılık faaliyetleri gün geçtikçe değişiyor. Değişmeyen ise dolandırıcıların ikna kabiliyeti. Bu haberimizde konu edeceğimiz vaka uygun fiyatlı araç kiralama üzerine. Dolandırıcı şahıs meşhur bir araç kiralama şirketi markasının resmi temsilcisiymiş gibi başladığı WhatsApp yazışmasında tatlı dili ile profesyonel bir hizmet sunuyormuş izlenimi verip tüketiciyi istediği indirimlerle ikna edip kredi kartı bilgilerini almayı başarıyor. Şansı yaver giden tüketicinin kullanmak istediği sanal kart yurt dışına kapalı olduğu için dolandırıcının “yurt dışına kartınızı açmalısınız” ikazı üzerine nihayet durumdan şüpheleniyor ve gerçek firmayı telefonla arayıp olayın bir sahtekarlık olduğunu anlıyor. Tüketicinin durumu anlaması üzerine kibar dili bir kenara bırakan dolandırıcı hakaretler savurarak iki gün süren bu ince işçilikten neyse ki elleri boş dönüyor. Polise intikal eden olayın detayları şöyle:

En yaygın internet dolandırıcılıklarından biri olan “sahte web sitesi” yöntemini kullanan uygun fiyatlı araç kiralama tuzağı sektörde bu konuda bilinen tanınmış markaların web adreslerine benzer domainlerle (alanadı) açılmış sitelerle kuruluyor. Kullanıcının giriş bilgilerini ele geçirmeye yönelik banka, büyük alışveriş siteleri veya sosyal medya sitelerinin birebir aynısı yapılarak kurulan tuzaklar olduğu gibi, orijinal siteye benzeyen alternatif domainlerle kurulmuş ve insanları gerçek sitede dolaşıyormuş izlenimi verip örneğimizde olduğu gibi mesajlaşma kanalları üzerinden ikna edenler ya da doğrudan bu sahte web sitesi üzerinden tüketiciyi kredi kartlarıyla yada EFT-Havale yöntemiyle “alışveriş” yapmaya yönlendirenler de olabiliyor.

Haberde bahsi geçen dolandırıcı site orijinal araç kiralama sitesinin isminin yanına “global” kelimesi oluşturularak alınmış bir domain adı altında yayınlanıyor. Pek çok tüketici diğer alışverişlerde olduğu gibi araç kiralama konusunda da Google üzerinden arama yaptığı için SEO açısından oldukça özenli hazırlanmış sahte siteler ister istemez öne çıkıyor. Daha önce orijinal siteden herhangi bir işlem yapmamış acemi tüketiciler bu siteleri gerçek zannedip, sitede yer alan indirimli fiyatların da etkisiyle tuzağa düşmüş oluyor.

Bahsi geçen sitedeki WhatsApp linkine tıklayan tüketici, kendisini “G… Online ile iletişime geçtiğiniz için teşekkürler! Size nasıl yardımcı olabiliriz?” cümlesiyle karşılayan dolandırıcı ile sanki yetkili bir satış temsilcisi ile görüşüyormuş gibi rahatça sorularını sorup cevaplarını alıyor. Dolandırıcı normalde destek elemanlarının kısıtlı zamanda daha çok müşteri ile görüşebilmek adına kısa kesmesi gereken yazışmanın aksine kibar bir dille uzun ve detaylı bilgilerle acemi tüketiciyi kendisine çekiyor.

İlk gün konuştuğu kişinin yetkili biri olduğuna inanan tüketici araç araştırmalarına devam edince bu kez gerçek firmanın belli telefon operatörünün kurumsal kullanıcılarına %45 indirim sağladığını öğreniyor. Kendi operatör bilgileri üzerinden gerçek web sitesine giriş yapmaya çalışan tüketici tesadüf eseri orijinal sitedeki teknik bir aksaklık nedeniyle bunu yapamayınca ertesi gün çareyi WhatsApp’daki yetkili(!) kişide arıyor. Dolandırıcı tüketicinin indirim talebini önce uyduruk bir oranda indirim yaparak karşılıyor. Tüketici %45 olması gerektiğini, web sitesinde bu şekilde yazdığını belirtince dolandırıcı “%45 indirim kurumsal aboneler için” diye geçiştirmeye çalışıyor. Kendisi de kurumsal bir abone olduğunu belirten tüketicinin ısrarı üzerine dolandırıcı bu indirime de peki deyip rakamı düzeltiyor. Çok uygun bir fiyata araba kiralamak üzere olduğunu düşünen tüketici artık bu fırsatı kaçırmamak için peki diyor ve işin en çetrefilli olan ödeme kısmına sıra geliyor.

Ödeme için kendisine bir web sayfası linki gönderilmesini uman tüketici dolandırıcının doğrudan kredi kartı bilgilerini istemesi ve 3d işlem sonrasında gelecek SMS kodunun “3 saniye” içerisinde (çünkü tüketici bu işlemi ne kadar hızlı yaparsa o kadar panik olur ve az soru sorar) bildirilmesi gerektiğini öğrenince önce itiraz ediyor. Bu duruma hazırlıklı olan dolandırıcı tüketicinin güvenini kazanmak için sanal kart oluşturmasını tavsiye ediyor. Sanal kartın sahtekarlara karşı herhangi bir koruma sağlamadığı, sadece riski o alışverişle sınırlı tutmaya yarayabileceği gerçeğini o an için düşünemeyen ve bir an önce indirimli fiyata kavuşmak isteyen tüketici mevcut sanal kartının limitini alışverişe göre sınırlandırarak karşısındaki meşhur markanın yetkilisi zannettiği dolandırıcıya kart bilgilerini vermeyi kabul ediyor.

Dolandırıcı sanal kartı İnternet alışverişine açık olması gerektiği ikazında bulunmayı da ihmal etmiyor. Bu noktada tüketicinin kartı zaten İnternet’e açık olduğundan bu konuda herhangi bir işlem yapmıyor. Sahte alışveriş yapılıp 3d işlemi için SMS’le gelen kodu da dolandırıcıya bildirmesine rağmen tüketicinin kartından para çekilemiyor. Dolandırıcı kartın red edildiğini, kartın İnternet’e ve “yurt dışına” açık olması gerektiğini söylüyor. Tüketici “yurt dışı” lafını duyunca nihayet duruma uyanıyor ve dolandırıcıyı bekletip meşhur markanın gerçek web sitesindeki 444’lü çağrı merkezini arıyor. Çağrı merkezi elemanı tüketiciyi uyarıp WhatsApp üzerinden böyle bir işlem yapmadıklarını, söz konusu kişilerin dolandırıcı olduklarını, daha önce de benzer olaylar yaşanıp mağduriyetler oluştuğunu ifade etmesi üzerine tüketici derhal bankayı arayıp sanal kartı iptal ediyor.

Whatsapp’daki kişiye bu kez ağzından laf almak üzere dönen tüketici dolandırıcıdan şirket bilgilerini teyit ettirmek istiyor. Dolandırıcı kaşe ve vergi levhası görselleri göndererek birbirine tutmayacak şekilde ifadelerle durumu kurtarmaya çalışıyor. Malum meşhur marka olmadıkları, onun global versiyonu oldukları, o nedenle yurt dışından işlem yapıldığı, logoların o yüzden benzediği gibi saçma sapan ifadelerle geveliyor.

Görüşmenin sonuna doğru kendince bir tespit yapıp haklı çıkmaya çalışan dolandırıcı toplumun %80’inin İnternetten rezervasyon yapmayı bilmediğini, o nedenle WhatsApp’tan işlem yaptıklarını savunuyor. Tüketici, yazışmanın sonuna doğru klasik küfürler de savunan dolandırıcının bütün ekran görüntülerini alarak olayı polise intikal ettiriyor.

Bu olayda talih eseri dolandırıcılara herhangi bir para kaptırılmamış olsa da her gün buna benzer yüzlerce olay ve neticesinde haksız kazanç meydana geliyor. Tüketiciler güvenlik tehdidi ile ya da indirim aldatmacası, tatlı dil gibi çeşitli yollarla konusunda uzman dolandırıcılara kişisel bilgilerini, kredi kartı bilgilerini ya da başka önemli verilerini teslim ediyorlar. Ne yazık ki örnekler yaş veya meslek farketmeksizin pek çok farklı profilde kişilerin bu konuda tuzağa düşebileceğini, kötü niyetli kişilerin her zaman bir adım önde olduğunu gösteriyor. Yüzünü göremediğimiz, sesini duyamadığımız kişiler bizi meşhur bir markanın temsilcisi rolüyle kandırabileceği gibi, telefonunu ya da sosyal medya hesabını ele geçirdiği bir akrabamız, bir arkadaşımız gibi davranarak da bizi kandırabilir. Ne olursa olsun kişisel bilgilerinizi, banka bilgilerinizi WhatsApp gibi ortamlarda veya adresinden emin olmadığınız web sitelerinde paylaşmayın, kullanmayın.